ABD Kuruluş ve Göçler
Amerika Birleşik Devletleri’nin bilinen sloganlarından biri; “Bu ülkeyi göçmenler kurdu” şeklindedir. Gerçekten ABD bir göçmenler ülkesidir, çok küçük bir azınlık durumunda olan yerel Kızılderili halkların haricinde, her ABD vatandaşı, son iki yüz yıl içinde, çeşitli sebeplerle bu ülkeye adım atmış, farklı ülkelerden gelen önceki göçmen kuşakların devamı niteliğindedir.
Dünyanın farklı bölgelerinde, farklı tarih dilimlerinde yaşanan, savaş, kıtlık, ekonomik krizler, etnik, siyasal, dini baskılar gibi sebeplerden, insanlar yeni kıta, yeni dünya olarak lanse edilen bu ülkeye yeni bir başlangıç yapmak umuduyla göç etti.
ABD nüfusunu oluşturan en büyük 5 etnik grup: Alman, İrlandalı, İngiliz, İskoç ve Meksikalılardır. Amerikan Yerlileri yani kızılderilerililer 22 milyon civarında nüfusları ile 325 milyon nüfuslu ABD’nin 6. Büyük etnik grubudur. Kızılderililer bu ülkenin yerli halkı olmalarına rağmen, nüfusları bugün için ancak %7’lik bir dilimi kapsamaktadır.
Kuzey Amerika’da İlk Kolonilerin kuruluşu
İngilizler tarafından Kuzey Amerika'nın Atlantik deniz kıyısı boyunca kurulan ilk Amerikan kolonileri, emperyal bir planla değil, özel ticari girişimler olarak örgütlenmiş, görevlendirilmiş ve desteklenmiştir.
Amerika kıtasının kuzeyinde ilk Avrupalı göçmen kolonisi 1585’te North Carolina’da kuruldu ancak başarısız olarak terk edildi, daha sonra gerçekleşen bir dizi başarısız koloni yerleşiminin ardından, 1607 tarihinde kurulan Jamestown, Virginia kolonisi büyük kayıplar ve sıkıntılara rağmen, uzun yıllar dayanabilen ve yeni göçmenlere ev sahipliği yaparak büyüyen ilk koloni oldu.
Kuzey Amerika’da, Hollanda, Fransız, Rus, kolonileri kurulsa’da, Alaska’da kurulan Rus kolonileri haricinde tamamı ilerleyen tarihlerde Britanya kontrolüne geçti.Alaska 1867’de ABD devletince Rus Çarlığından satın alınarak ABD topraklarına katıldı.
1775-1783 tarihleri arasında Britanya Krallığına karşı, 13 Amerikan kolonisinin birleşerek sürdürdüğü bağımsızlık savaşını kazanan 13 koloni, Amerika Birleşik Devletleri adı altında birleşti.(www.uztarih.com)
Bu transatlantik seferlerdeki ölüm oranı yüksekti; her yedi yolcudan biri yolculuk esnasında yani Amerika kıtasına ulaşamadan ölüyordu. Bu yüksek oran, ideal standartlarda olmayan gemilerle haftalarca süren yolculuklar yapılması sonucu salgın hastalıkların yaşanması ve genel olarak beslenme sorunları yaşayan, fakir insanların göçmen olmasıydı.
İlk Göçmenler ve Zorlu Yolculuk Koşulları
Kuzey Amerika'da kurulan ilk kolonilere gerçekleşen göçler ağırlıkla Avrupa menşeli ve sınırlı sayıdaydı. İlk yıllarında yılda yaklaşık 8 bin göçmen geliyordu. 1820'den sonra göç yavaş yavaş arttı. 1836'dan 1914'e kadar, 30 milyondan fazla Avrupalı Amerika kolonilerine göç etti.Bu transatlantik seferlerdeki ölüm oranı yüksekti; her yedi yolcudan biri yolculuk esnasında yani Amerika kıtasına ulaşamadan ölüyordu. Bu yüksek oran, ideal standartlarda olmayan gemilerle haftalarca süren yolculuklar yapılması sonucu salgın hastalıkların yaşanması ve genel olarak beslenme sorunları yaşayan, fakir insanların göçmen olmasıydı.
Amerika’ya İngiliz ve İskoç göçü
İngiltere Amerika kıtasında ilk koloniler ya İngilizler tarafından kurulmuş ya da kısa sürede Birleşik Krallık yönetimine bağlanmıştı. İlk kolonilerde hatırı sayılır derecede İngiliz ve İskoç nüfus yaşıyordu. Günümüzde ABD nüfusunun yaklaşık 30 milyonu İngiliz, 25 milyonu ise İskoç kökenlidir.
Amerika’ya Alman Göçü
Amerika’ya Alman göçü, Protestanlarla başladı, 1848 başarısız devrim girişiminden sonra kitleler halinde Alman Amerika’ya göç etti. 1860 yılına gelindiğinde Amerika kolonilerinde yaşayan Alman sayısı 1,3 milyon kişiye ulaşmıştı. 1890 yılına gelindiğinde, Amerika'da doğan Alman sayısı 2,8 milyondu. Günümüz ABD nüfusunun yaklaşık 50 milyonunun Alman kökenli olduğu tahmin edilmektedir. (www.uztarih.com)
Amerika’ya İrlandalı göçü
1846’ya kadar, Amerika’ya gerçekleşen İrlandalı göçü, çoğunlukla, protestan, mesleki kabiliyetleri veya eğitimi olan sınırlı sayıda insan ibaretti.1846 sonrası İrlanda’da yaşanan kıtlık yoğun İrlandalı göçüne neden oldu. 1826-1846 arası Amerika’ya 600.000 İrlandalı göç etmişti. 1846 tarihinde, kıtlık başlangıcından sonra sadece 4 yılda 600.0000 kişi daha Amerika’ya göç etti. Günümüzde ABD’de yaklaşık 40 milyon İrlanda asıllı ABD vatandaşı yaşamaktadır.
Amerika’ya Gerçekleşen Göç Dalgaları
1820'den 1870'e kadar, 7,5 milyondan fazla göçmen, Amerika'ya göç etti, göçmenlerin çoğunluğu Avrupa kökenli ve genç yaştaydı. Bu 50 yıllık süreçte, göç eden insan sayısı kadar doğum yaşandı. ABD nüfusu ikiye katlandı.
İkinci Göç Dalgası – Altına Hücum
İlk Amerika göçmenlerinin çoğu Avrupalıydı ancak bir istisna Çinlilerdi. California'da altın keşfedilmesi, özellikle geçici demiryolu işçiliği için bu ülkeye gelen Çinliler için umut kapısı oldu. 1852'de Güney Çin'de mahsul alınamaması ve ardından gelen kıtlıktan sonra, on binlerce Çinli göçmen San Francisco'ya akın etti.
California Eyaleti, Yabancı Madenciler Vergisinden milyonlarca dolar kazanmasına rağmen, Çinli işçilere yönelik ırkçı duygular oluşmaya başladı. Altın madenlerinde Çinlilerin çalışması bir yana kişisel teşebbüsler gerçekleştirmeleri için engeller yaratılıyordu. 1882'de, Çin Dışlama Yasası'nın yürürlüğe girmesi, Çin göçünü engellemeye yönelikti. Dışlama Yasası, belirli bir grubun Amerika Birleşik Devletleri'ne göç etmesini engelleyen tek Amerikan yasasıdır. (www.uztarih.com)
Üçüncü Göç Dalgası – Yeni Göç
20. yüzyıla uzanan göç dalgası Yeni Göç olarak adlandırılıyor.
1890 tarihinde Ellis Adası, Amerika'ya yeni gelenler için ana giriş noktası olarak belirlendi. Sadece 1907'de, Ellis Adasından 1.285.349 göçmen girişi belgelendi. Bu sayının o dönem için büyüklüğünü vurgulamak için şöyle bir örnek verebiliriz. Tüm bu insanlar bir noktaya yerleşse ve orada yeni bir şehir kurulsa, ABD’nin 4.büyük şehri bir gecede kurulmuş olacaktı.
Milyonları bulan göçmen kitlelerinin tamamının ülkeye girişinin ve farklı noktalara aktarımının NewYork üzerinden yapılması, NewYork'un kozmopolit ve her türlü ticari faaliyetin merkezi bir şehir haline dönüşmesine sebep oldu. 1910'da Manhattan'ın nüfus yoğunluğu, kilometrekare başına 100.000 kişiydi.
Bu dönemde göç eden en büyük etnik gruplar; İtalyanlar, Macarlar ve Ruslar’dı, ortak özellikleri bu grupların tamamı, din özgürlüğü ve ekonomik fırsat arıyorlardı. Sanayileşmenin hızlandığı bu yıllarda, ABD’de çalışmakta olan her dört işçiden biri yabancıydı.
Büyük Buhran Dönemi
1929'da yürürlüğe giren Ulusal Kökenler Kanunu'nun kota sistemi, esas olarak Güney ve Doğu Avrupa'daki göçmenlerin çoğuna kapıları kapatıyordu. Kısa bir süre sonra, Büyük Buhran, ABD ‘nin mevcut vatandaşları için, ülkede yaşam koşullarının düşmesine ve pek çok insanın karnını doyurmak için yardıma muhtaç kalmasına sebep olacak bir işsizlik dalgasına sebep olmuştu. Bu dönem ABD zorunlu veya özel koşullar dışında göçmen kabul etmemeye başladı.
1930'ların başlarında, Birleşik Devletlere göç edenlerden daha çok insan, ABD'den başka ülkelere göç etti. ABD hükümeti, daha önce Meksika'dan ABD'ye göç etmiş insanları gönüllü olarak Meksika'ya geri dönmeye teşvik etmeyi amaçlayan bir Meksika Geri Dönüş Programı'na sponsor oldu, büyük bir kısmı rızalarının dışında, 400.000 Meksikalı geri gönderilmiştir. (www.uztarih.com)
1930'ların başlarında, Birleşik Devletlere göç edenlerden daha çok insan, ABD'den başka ülkelere göç etti. ABD hükümeti, daha önce Meksika'dan ABD'ye göç etmiş insanları gönüllü olarak Meksika'ya geri dönmeye teşvik etmeyi amaçlayan bir Meksika Geri Dönüş Programı'na sponsor oldu, büyük bir kısmı rızalarının dışında, 400.000 Meksikalı geri gönderilmiştir. (www.uztarih.com)
Dördüncü Göç Dalgası – Meksika
Yıllar süren yoğun göçten sonra, Amerika Birleşik Devletleri'nin yabancı uyruklu vatandaşların oranı 1970'de %4,7'ye düştü. Göçmeler artık ABD vatandaşıydı, ikinci, üçüncü kuşakların büyük kısmı Anglosakson kültürün karışımıyla ABD vatandaşlığı bünyesinde asimile olmuş ya da uyum sağlamıştı.
70’li ve 80’li yıllarda iş bulmak üzere ABD’ye milyonlarca Meksikalı geldi. Meksikalılar ülkede hâkim olan yabancı nüfus durumundaydı. Bu göç Latin Amerika borç krizi ve sonra NAFTA ekonomik anlaşmasıyla daha da arttı.
1990'da O dönemin Başkanı Bush, Amerika Birleşik Devletleri'ne yasal göçü %40 artıran Göç Yasasını imzaladı. 2000'den 2005'e kadar yaklaşık 8 milyon göçmen Amerika'ya geldi.
1990'ların ekonomik büyüme dönemi daha çok Meksikalı ve Latin Amerikalı’nın çalışmak üzere ülkeye girişini sağladı. Bu göç dalgası ülkenin demografik özelliklerini önemli ölçüde değiştirdi. Bugün ABD’de yaklaşık beş kişiden biri Latin’dir.
1990'da O dönemin Başkanı Bush, Amerika Birleşik Devletleri'ne yasal göçü %40 artıran Göç Yasasını imzaladı. 2000'den 2005'e kadar yaklaşık 8 milyon göçmen Amerika'ya geldi.
1990'ların ekonomik büyüme dönemi daha çok Meksikalı ve Latin Amerikalı’nın çalışmak üzere ülkeye girişini sağladı. Bu göç dalgası ülkenin demografik özelliklerini önemli ölçüde değiştirdi. Bugün ABD’de yaklaşık beş kişiden biri Latin’dir.
Günümüzde ABD Göçmen rejimi – Green Kart
ABD günümüzde Green Kart programıyla, farklı ülkelerden her yıl değişen kontenjanlarla, başvuran kişiler arasından bir kısmını seçerek, ABD vatandaşlığı hakkı vermektedir. GreenCard programı, lotarya benzeri bir sistemdir, başvuran kişilerin eğitim durumu, İngilizce seviyesi gibi kriterlere bakılmamaktadır.
Bunun yanı sıra, tercih edilen alanlarda eğitimli işgücü, özel yetenekli şahıs gibi özel kriterlere uyan kişilerin vatandaşlık başvuruları da kabul edilmektedir. (www.uztarih.com)
Amerika kuruluş aşamasında zaten katillerin, hırsızların çoğunlukta olduğu mahkumların özgürlük vaadiyle çalıştırıldıkları, soykırımların yaşandığı, bayrağının üzerindeki kırmızının ise masumların kanı olan bir ülke. şimdiye kadar ki politikaları da bu yönde devam ediyor. Vietnam, Kore, Japonya, Irak, Suriye, ..... biter mi bitmez.
YanıtlaSilaslında Amerikan Emperyalizminin kurucusu İngilizlerdir. İngilizler hemen hemen dünyanın büyük bir kısmını yönetmekteler. Avustralya, Hindistan, Pakistan, Arap Yarımadası, Mısır, Amerika, vb. bu dünyada süper güç kim? Elbette İngilizler. Bunu okumak gerek aslında. Osmanlı Devletinin çöküşünü hazırlayan bölen, Yuananlıları bize karşı savaşa süren de İngilizler. Kabul etsek te etmesek te bu durum böyle
YanıtlaSil