Syd Barret
1946 Cambridge doğumlu Barret’in ilk adı Roger Keith Barret idi. Yerel bir jazz davulcusu olan Sid Barret’den etkilenerek, 15 yaşından itibaren çevresine ve sonrasında müzik camiasına kendini Syd Barret olarak lanse etti. Syd ilk olarak “Those Without” ve “Tea Set” gruplarında çaldı, 1965 yılında Roger Waters ve Nick Mason ile çeşitli isim değişiklikleri yaşayan grubun adı Syd’in fikriyle nihai olarak “Pink Floyd” oldu ancak Syd çok şey verdiği Pink Floyd’dan kısa süre sonra kopmak zorunda kalacaktı.
Haziran 1975'te Pink Floyd, Londra'nın “Abbey Road” stüdyolarında "Wish You Were Here" adlı albümü kaydederken. Stüdyoya İri yarı, tıraşlı bir adam geldi ve sessizce arkadan durarak kaydı izledi.
Pink Floyd grubu "Shine On You Crazy Diamond" şarkısını kaydederken öne çıktı. Şarkı şu sözleri içeriyordu: "Genç olduğunuz, güneş gibi parladığınız günleri hatırlayın, parıldayan o deli elmas, Şimdi gözlerindeki bakış, göklerdeki kara boşluklar gibi.”
Stüdyodakiler önce onu tanıyamadı, adamın hem saçları hem kaşları traşlıydı, elinde salladığı diş fırçasıyla dişlerini temizliyor bir yandan ufak sıçrayışlarla ritim tutuyordu.
Ancak bu, "deli elmas" ın kendisi idi: Şarkının konusu olan Syd Barrett. Kuşağının en ünlü "asit kazazedesi" ve psychedelia akımının temsilcilerindendi, Pink Floyd rock grubunun orijinal materyallerinin çoğunun yazarıydı ama uyuşturucu kaynaklı problemlerinden dolayı grupla yolları ayrılmıştı.
"Roger Waters olayı şöyle anlatıyordu. Syd ile neredeyse 7 yıl hiç görüşmedik ve tamda bu şarkıyı kaydederken stüdyoda kendini gösterdi. Tamda bu şarkı çalarken ortaya çıkması belki kaderdi belki karma ya da onun gibi bir şey.
Pink Floyd, ardı ardına çıkardığı albümlerle dünya çapında bir şöhrete kavuşurken, Barrett, Cambridge'de, resim ve bahçe işleri yaparak yaşıyordu. Çevresinde ilk adı olan Roger olarak tanınıyordu. Grup arkadaşları, ömrünün sonuna kadar tüm telif ücretlerini ödemeyi sürdürerek ve ona atıf yaptıkları "Shine On You Crazy Diamond" ve “Wish you were here” şarkılarıyla vefalarını gösterdiler. Barrett, Diyabet ve mide ülseri hastasıydı 2005 yılında 60 yaşında bu dünyadan ayrıldı.
Pink Floyd üyeleri Syd’in ölümünün ardından. “Syd, grubunun kurulduğu günlerde yol gösterici ışığıydı ve bize her zaman esin kaynağı olmaya devam edecek." Şeklinde bir açıklama yaptı.
Syd Barret ve müziğe etkileri
Syd Barrett, rock and roll kuşağının en trajik hikayelerinden biridir. Pink Floyd'un kurucularından / gitaristi / söz yazarı olan Syd, 1960'lı yılların büyüyen psychedelic sesine öncülük etti. Yazdığı şarkıalr o dönemin en iyi söz yazarlarından biri kabul edilmesini sağladı.
Barrett, yetmişlerin başından beri orijinal bir eser üretmediği gerçeğine rağmen, müzikte ikonik, neredeyse efsanevi bir figür olarak kaldı. Pink Floyd'daki etkisi bir yana, Pete Townsend ve David Bowie gibi çağdaşların ve The Cure, Plasebo ve Libertines gibi pek çok grup ve müzisyene ilham verdi.
Pink Floyd'un ikinci single'ı "See Emily Play” şarkısını Pin-Ups adlı albümünde cover’layan David Bowie verdiği bir röportajda şöyle demişti:" Syd benim için büyük bir ilham kaynağıydı, 60'lı yıllarda onun sahne performanslarını izleme şansım oldu ve sahnedeki duruşu bir müzik ilahı olarak zihnimde yer etti. Syd Barret karizmatik ve olağanüstü özgün bir söz yazarıydı, üzerimdeki etkisi çok büyüktü.
Barrett bazı çevreler tarafından, sadece asitli bir kazazede ya da efsanevi bir" rock delisi "olarak anılıyor olsada müzisyen kimliği bunun ötesindeydi.
Pink Floyd’un kuruluşu
Barrett orta sınıf bir Cambridge ailesindendi, Roger Waters ve gitarist David Gilmour'la aynı okula gitti, daha sonra Londra'daki Camberwell School of Art'da okudu.
İlk kez Roger Waters ve Nick Mason tarafından Sigma 6” adıyla kurulan grup
Rick Wright ve Syd Barret’in gruba katıldığı dönemlerde T-Set, Meggadeaths ve Abdabs gibi isimler aldı.
Syd Barrett’in aklında, bir döneme damga vuracak Pink Floyd ismi oluşmuştu. Caz müzik tarihinin etkileyici iki caz gitaristi olan Pink Anderson ve Floyd Council’in ilk isimlerinden oluşan Pink Floyd
Pink Floyd ismi nereden geliyor
1965 yılında kendilerine kalıcı bir isim arayan gruba aradığı ismi Syd Barret buldu
Jazz müzik tarihinin sevilen 2 jazz gitaristi olan Pink Anderson ve Floyd Council’in ön adları birleştirilerek gruba Pink Floyd adı verildi.
Pink Floyd ve Syd Barret
1967 başlarında EMI plak ile anlaştılar İlk albümlerindeki “See Emilly Play” adlı Syd Barret imzası taşıyan şarkı listelerde yer almalarını ve grubun ismini duyurmasını sağladı, ilk albümdeki şarkılardan çoğunda Barret imzası vardı. Pink Floyd’un sahnedeki doğaçlama ve psychedelic tarzı, underground müzik piyasasında aranılan bir grup olmalarını sağladı.
Ancak, Piper serbest bırakıldıkça Barrett'ın uyuşturucu suiistimali kontrol dışı kalmış ve grup için bir sorumluluk haline gelmiştir. Sahnede bir gece onun gitarını ayarladı ve başkalarına karşı duran dik duran durdu. Amerika Birleşik Devletleri'nde, bir zamanlar bir damla Brylcreem'in başında, bir şişe Mandrax'ı ezdiğinde sahne aldı.
Ancak grup yol katettikçe Syd’in kontrolsüz ve gittikçe artan uyuşturucu kullanma alışkanlığı hem günlük hayatını hem stüdyo hemde sahne çalışmalarını aksatmaya başlamasına yol açtı.
Barrett'ın biyografisti Tim Willis'e göre, Barrett'ın uyuşturucu krizlerine girdiğinde dolaplara kilitlendiğine dair hikayeler vardı. Barrett bazen konserlere gelemediği için, Gilmour yedek gitarist olarak işe alındı. 1968 de Barret gruptan ayrıldı.
Sonraki birkaç yıl Barret, çeşitli solo çalışmalar yapsada çoğunlukla içinde yaşadığı gelgitler ve uyuşturucu kaynaklı problemlerden dolayı düzenli olarak müzik yapamadı 1970 yılında çıkardığı 5 şarkılık solo albümünden sonra 1973 e kadar farklı projelerde yer alsada bu tarihten sonra müziği kalıcı olarak bıraktı.
Psychedelic müzik
Psychedelic müzik (psychedelia), görsel ve işitsel varsanıları deneyimlemek için LSD, meskalin ve DMT gibi psychedelic ilaçları kullanan insanların alt kültürü olan 1960'lı yılların underground müzik ruhunun, doğaçlama, sinestezi ve zihnin özgür bırakılması deneyimlerinin enstrüman yoluyla, notalarla aktarılması şeklinde tanımlanan bir müzik kültürünü ifade eder. (www.uztarih.com)
Psychedelic müzik 1960'lı yıllarda Amerika Birleşik Devletleri ve İngiltere'deki rock gruplarında ortaya çıktı ve 1970'lerin başında psychedelic folk, psychedelic rock, acid rock ve psychedelic pop olarak isimlendirilen alt türler ortaya çıktı.
Psychedelic tanımlanırken, LSD'nin üç temel etkisi belirleyici olur: uyuşturucu kullanan kişinin zamanın konvansiyonel algısından sıyrıldığı ve bunun ötesinde hareket ettiğini ifade eden dechronicization, kişiselleştirilme ve dinamizm.
Swinging London dönemimin (1965-67) konser sahnelerinden bir kuyruklu yıldız gibi kayıp giden, yetenekli, psychedelic-rock ikonu. Syd Barretîn başına gelen Jim Morrison veya Jimi Hendrix ‘gibi genç yaşta göçüp gitmek değildi, daha korkuncuydu. ; O bir çeşit canlı ölü oldu. Barrett 60 yaşına kadar yaşadı. Neredeyse hayatının kalan 3/2’sinde müzikten uzak, ruhsal problemler, sağlık sorunları ile dolu bir münzevi hayat yaşadı.
YORUMLAR